DUVAR – İstanbul’da bebekleri anlaşmalı hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve kasten yanlış tedavilerle ölmelerine neden olan çetenin liderlerinden Fırat Sarı’nın ifadesi ortaya çıktı.
İHA’nın haberine göre, Reyap Hastanesi çalışanı ve Medisense şirketinin doktor Fırat Sarı ifadesinde etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak istemediğini söyledi.
Sarı, “Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden mezun oldum. Tıp fakültesinde okuduğum zaman PKK üyeliğinden hüküm giyerek 5 yıl civarı cezaevinde yattım. Cezaevinden sonra okuluma tekrar dönerek okulumu bitirerek mezun oldum. Zorunlu hizmet süremi Bingöl’ün Kiğı ilçesinde 3 yıl yaptıktan sonra İstanbul ilinde farklı farklı hastanelerde çalıştım. Medisense Sağlık Hizmetleri’ni yaklaşık 7-8 yıl önce kurdum. Yüzde 100 hisseli sahibiyim. Geçimimi doktorluk mesleğimi yaparak kazanıyorum” dedi.
‘TAM ZAMANLI ÇALIŞAN DOKTOR BENİM’
Hakkındaki suçlamaları reddeden Fırat Sarı, “Yenidoğan yoğun bakımında yetersiz sayıda hemşire çalıştırılması, bakımsızlıktan bebeklerin ‘eks olması’, dış nöbetçi hemşire görevlendirilmesi, hastanenin başka biriminde çalışırken yoğun bakımda görev alınıyor gibi liste düzenlenmesi olaylarının hiçbiri doğru değildir. İddia edildiği gibi bakımsızlıktan ‘eks olan’ bebek yoktur. Normalde yoğun bakımda 4 bebeğe 1 hemşire bakmalıdır. Tam zamanlı olarak bir doktor çalışmalıdır. Tam zamanlı doktor da benim. Her şey prosedüre uygundur” diye konuştu.
‘PARALARI MOTİVASYON AMACIYLA GÖNDERDİM’
Sarı hesap hareketleri incelendiğinde gelen paralar hakkında ise, “Şirketim ve tarafımdan gönderilen paralar daha önce de açıkladığım gibi danışmanlık verdiğim hastanede çalışanlara gönderilen motivasyon amaçlı paralardır” ifadelerini kullandı.
“Benim hastanelerde çalışan doktor, hemşire veya herhangi bir sağlık çalışanına talimat vermem söz konusu değildir” diyen Sarı, “Ben hiç kimseye entübe olmayan bir bebeği entübe gibi gösterilmesini, 1. düzeyde olan bir bebeğin 2. veya 3. düzeyde gösterilmesini, uygulanmayan tedavileri uygulandı gibi gösterilmesi gerektiğini, hastane muhasebeleri dahil kimseye söylemedim. Yine konuşma içeriklerinde çok sık geçen curosoft veya başka bir ilacın saklanması, hastaneden dışarı çıkarılması, dışarı satılması veya hastaya uygulandı gibi gösterilip uygulanmaması gibi bir talimat vermedim” şeklinde konuştu.
(İHA)